Tiyatro ve sinema dünyasının unutulmaz ismi Şükran Güngör'ü saygı ve özlemle anıyoruz. Usta sanatçının vefatının üzerinden 22 yıl geçti. #ŞükranGüngör #Tiyatro
1926 yılında Aydın'ın Çine ilçesinde dünyaya gelen Şükran Güngör, küçük yaşlarda sanata ilgi duymaya başladı. İlk ve orta öğrenimini memleketinde tamamladıktan sonra, İstanbul İstiklal Lisesi'ni bitirdi. Ailesinin isteğiyle İstanbul Üniversitesi Hukuk Fakültesi'ne girdi, ancak içindeki tiyatro sevgisi onu hukuk eğitimini yarıda bırakarak sahnelere adım atmaya yönlendirdi.
Güngör, tiyatro dünyasına ilk adımını halkevlerinde attı. Ancak gerçek profesyonel tiyatro deneyimi, 1951 yılında Muhsin Ertuğrul tarafından kurulan Küçük Sahne'de başladı. Burada sahnelenen "Fareler ve İnsanlar" adlı oyun, Güngör’ün profesyonel oyunculuk kariyerinin başlangıcı oldu. Bu oyundaki başarılı performansıyla dikkat çeken Güngör, Türk tiyatrosunda uzun yıllar unutulmayacak bir oyunculuk kariyerine adım attı.
Sinema Kariyerinin İlk Adımları
Güngör, tiyatro sahnelerindeki başarısının yanı sıra sinemaya da ilgi gösterdi. 1951 yılında çekilen "Allaha Ismarladık" filmiyle sinema dünyasına adım attı. Ardından, 1953 yapımı "Halıcı Kız" filminde rol aldı. Güngör, tiyatro ve sinema oyunculuğunu bir arada yürüterek, Türk sanat dünyasında geniş bir izleyici kitlesi kazandı.
Kent Oyuncuları ve Yıldız Kenter ile Birlikte Yolculuk
1956 yılında Küçük Sahne'den ayrılan Şükran Güngör, kısa bir süre Ankara Devlet Tiyatrosu'nda çalıştı. Burada üç yıl boyunca başarılı performanslar sergileyen sanatçı, daha sonra Karaca ve Site Tiyatroları'nda görev yaptı.
1962 yılı, Şükran Güngör'ün kariyerinde önemli bir dönüm noktası oldu. Aynı yıl, Müşfik ve Yıldız Kenter kardeşlerle birlikte Kent Oyuncuları topluluğunu kurdu. Bu topluluk, Türk tiyatrosunun en önemli ekiplerinden biri haline geldi. Güngör, Kent Oyuncuları bünyesinde sahnelenen birçok oyunda rol aldı. Bu dönemde sahneye koyduğu oyunlar arasında "Raşomon", "Aptal Kız", "Derya Gülü", "Vanya Dayı", "Arzu Tramvayı" gibi unutulmaz yapıtlar yer alıyor.
Güngör, tiyatro sahnelerindeki başarısını yalnızca Türkiye'de değil, yurt dışında da sürdürdü. "Derya Gülü" oyununu ABD'de sahneleyerek, Türk tiyatrosunun uluslararası arenada tanınmasına katkı sağladı.
1965 yılında, birlikte çok sayıda oyunda sahne aldığı Yıldız Kenter ile evlendi. Güçlü bir tiyatro partneri olan ikili, birlikte birçok projeye imza atarak Türk tiyatrosunun gelişimine büyük katkılarda bulundu.
Sinema ve Televizyon Kariyeri
Tiyatro sahnesinin yanı sıra sinemada da varlığını sürdüren Şükran Güngör, 1970'li ve 1980'li yıllarda "Fatma Bacı", "Kızım Ayşe" ve "Güle Güle" gibi filmlerde yer aldı. Sinema kariyerinde, karaktere derinlik kazandıran performanslarıyla izleyicinin beğenisini kazandı.
2000'li yıllara gelindiğinde, Güngör'ün sinema kariyerindeki en önemli projelerden biri, "Büyük Adam Küçük Aşk" oldu. Bu filmde canlandırdığı emekli yargıç karakteriyle büyük beğeni topladı ve çeşitli ödüller kazandı. "13. Ankara Film Festivali", "6. Sadri Alışık Ödülleri" ve "23. SİYAD Türk Sineması Ödülleri"nde "En İyi Erkek Oyuncu" ödüllerine layık görüldü.
Televizyon izleyicileri, Güngör'ü "Aşk-ı Memnu", "Yarın Artık Bugündür" ve "Uğurlugiller" gibi yapımlardan da tanıdı. Özellikle dizi projelerinde canlandırdığı karakterlerle izleyicilerin gönlünde taht kurdu.
Vefatı ve Türk Tiyatrosuna Bıraktığı Miras
Usta sanatçı, pankreas kanseri ile mücadele ederken 15 Eylül 2002 tarihinde İstanbul'da hayatını kaybetti. Şükran Güngör'ün cenazesi, çok sevdiği Bodrum Turgutreis'te toprağa verildi.
Şükran Güngör, kariyerine 35 tiyatro oyunu, 14 sinema filmi ve 9 televizyon dizisi sığdırarak Türk tiyatrosunun ve sinemasının en saygın isimleri arasında yer aldı. Sanat dünyasına yaptığı katkılar ve unutulmaz performanslarıyla hala hatırlanmakta ve saygıyla anılmaktadır.
