Türkiye'nin nüfusu yaşlanıyor, doğum oranları hızla düşüyor! Prof. Dr. Barış Erdoğan, "Nüfus artışı artık durma noktasında," diyerek önemli uyarılarda bulundu.

Sosyolog Prof. Dr. Barış Erdoğan, Türkiye'deki demografik değişim üzerine önemli açıklamalarda bulundu. Üsküdar Üniversitesi Sosyoloji Bölümü Başkanı olarak görev yapan Prof. Dr. Erdoğan, Türkiye’nin giderek yaşlanan nüfusuna ve doğum oranlarındaki düşüşe dikkat çekti. Nüfusun yaşlanmasının ekonomik ve sosyal etkilerine vurgu yaparak, bu durumun gelecekte yaratabileceği zorluklara değindi.

Türkiye’de Nüfus Artışı Yavaşlıyor

Prof. Dr. Barış Erdoğan, Türkiye'deki doğurganlık oranlarının dramatik bir şekilde düştüğünü belirtti. “Kentleşme, kadınların istihdama katılması ve eğitim seviyelerinin yükselmesi gibi faktörler, doğum oranlarının düşmesine neden oluyor. 2014'ten itibaren bu düşüş beklenenden daha hızlı gerçekleşti ve Türkiye’nin nüfus artış hedefleri tehlikeye girdi” dedi. Erdoğan, mevcut trendlerin devam etmesi durumunda Türkiye’nin 90 milyon civarında bir nüfusa ulaşabileceğini, ancak 100 milyonluk hedefin artık zor göründüğünü ifade etti.

Yaşlanan Nüfus ve Ekonomik Etkiler

Türkiye’de beklenen yaşam süresinin yükseldiğine dikkat çeken Prof. Dr. Erdoğan, bu durumun iki açıdan önemli olduğunu söyledi: “Genç nüfusun azalması, ekonomik dinamizmi olumsuz etkileyebilir. Aynı zamanda, yaşlanan nüfusun bakımı ve sosyal güvenlik sisteminin sürdürülebilirliği açısından da zorluklar yaratacaktır.”

Doğurganlık Oranları Endişe Verici Düzeyde

Dünya genelinde kadın başına doğan çocuk sayısının, nüfusun sabit kalabilmesi için en az 2.1 olması gerektiğini belirten Prof. Dr. Erdoğan, Türkiye’de bu oranın 1.51’e düştüğünü ve bu durumun nüfusun artık artmayacağını gösterdiğini söyledi. “Bu durum, nüfusumuzun gelecekte azalma trendine gireceğine işaret ediyor,” dedi.

Bartın’da Emekli Davut Öz ve Sadık Dostu Binnaz’ın İlginç Yolculuk Hikayesi Bartın’da Emekli Davut Öz ve Sadık Dostu Binnaz’ın İlginç Yolculuk Hikayesi

Kırsal ve Kentleşme Etkisi

Prof. Dr. Erdoğan, kırsal kesimde yaşayan nüfusun azalması ve kentleşmenin artmasıyla birlikte doğurganlık oranlarının da düştüğünü vurguladı. “Kırsal kesimde tarımda makineleşmenin yaygınlaşması, çocuğa olan ihtiyacı azalttı. Kentleşme ise çocuk yapma tercihlerini etkiliyor; artan yaşam maliyetleri ve eğitim masrafları nedeniyle birçok aile tek çocukla yetinmeyi tercih ediyor,” dedi.

Geleceğe Dair Perspektifler

Prof. Dr. Barış Erdoğan, nüfusun yaşlanmasının bir dezavantaj gibi görünse de, bunun olumlu yanlarının da olduğunu belirtti. “Bugünün 65 yaşındaki insanı, geçmişe kıyasla daha sağlıklı ve üretken. Ayrıca, robotik teknolojiler ve yapay zeka sayesinde genç nüfusun yapabileceği işlerin bir kısmını makineler devralabilir,” dedi. Ancak, Erdoğan, neslin devam etmesinin insanlık için önemli olduğunun da altını çizdi.

Türkiye’nin demografik yapısındaki bu değişiklikler, ülkenin gelecekte karşılaşabileceği zorlukları ve bu duruma yönelik alınması gereken önlemleri gözler önüne seriyor. Prof. Dr. Erdoğan’ın bu önemli uyarıları, nüfus politikalarının yeniden gözden geçirilmesi gerektiğini ortaya koyuyor.

Kaynak: Haber Merkezi