İSTANBUL (AA) - Biruni Üniversite Hastanesi İç Hastalıkları Uzmanı Doç. Dr. Alihan Oral, sahte bal tüketiminin diyabet riskinden sindirim problemlerine, bağışıklık sisteminin zayıflamasından böbrek ve karaciğer sağlığının bozulmasına kadar birçok zararlı etkiye neden olduğunu bildirdi.

Hastaneden yapılan açıklamaya göre, doğal balın yerine glikoz, fruktoz ve çeşitli tatlandırıcılarla üretilen sahte bal, insan sağlığı üzerinde birçok olumsuz etkiye sebep oluyor.

Açıklamada görüşlerine yer verilen Doç. Dr. Alihan Oral, sahte balda yüksek miktarda işlenmiş şeker ve katkı maddesi bulunduğunu, bu durumun özellikle diyabet riskini artırabileceğini belirtti.

Quick Finans ile Carvak arasında 2. el otomobil pazarına yönelik işbirliği Quick Finans ile Carvak arasında 2. el otomobil pazarına yönelik işbirliği

Oral, "Glikoz ve fruktoz gibi yapay şekerlerin tüketimi, kan şekeri seviyelerinde ani dalgalanmalara yol açabilir ve uzun vadede insülin direncine zemin hazırlayabilir." değerlendirmesinde bulundu.

Sahte balın, diyabetin yanı sıra sağlık açısından birçok olumsuz etkiye yola açabileceğine değinen Oral, şunları kaydetti:

"Sahte balın böbrek ve karaciğer sağlığı üzerinde olumsuz etkileri mevcut. Bu durum organların işlevlerini zorlayarak yağlanmaya ve uzun vadede hasara neden olabilir. Sahte bal tüketimi, sindirim sistemi üzerinde ise gaz, şişkinlik ve mide ağrısı gibi problemlere yol açabiliyor. Bağışıklık sistemini de olumsuz etkileyen sahte bal, doğalının sahip olduğu antimikrobiyal ve antioksidan özelliklerden yoksun olduğu için vücudun hastalıklara karşı direncini zayıflatabiliyor. Aşırı kalori içermesi nedeniyle kilo problemlerine yol açarak obezite riskini artırıyor."

- "Kalp rahatsızlıklarına da yol açıyor"

Sahte balın, "bradikardi" denilen kalp hızının 60'ın altına inmesi rahatsızlığına da neden olduğunu vurgulayan Oral, balı satın alma sürecinde güvenilir ve sertifikalı üreticilerin tercih edilmesi gerektiğini vurguladı.

Oral, sahte bal üretiminde kullanılan bazı katkı maddelerinin, alerjik reaksiyonlara ve uzun vadede toksik etkiler yaratma potansiyeline sahip olduğuna da işaret etti.

Kaynak: aa