Tarım ve Orman Bakanı İbrahim Yumaklı, “Sosyal medyadaki gıda ile ilgili olumsuz paylaşımları ihbar kabul ediyoruz. Alo 174'ün dışında biz sosyal medya hesaplarımızdan ister direkt ister etiketleyerek ya da farklı şekilde gelenlerin tamamını dikkate alıyoruz. WhatsApp hesaplarından gelenleri de dikkate alıyoruz. Yeter ki herhangi bir konuda biz mutlaka bilgi sahibi olalım. Hep birlikte bu konuyu mümkün olduğu kadar azaltacağız. Yani ne kadar sıfıra yaklaştırabilirsek o kadar başarılı olmuş olacağız. Ambalaj üzerinde yazıp içeriğiyle uyuşmayan “Tereyağı dadında, keyfinde” vesaire gibi konulara hiçbir şekilde toleransımız yok” dedi.

Tarım ve Orman Bakanı İbrahim Yumaklı, İstanbul'da dün ‘Güvenilir Gıdada Yeni Dönem’ konulu basın toplantısı gerçekleştirdi. Toplantıda, gıdada taklit-tağşiş yapan işletmelere ilişkin kamuoyu duyurusunda yeni sistem anlattı. Ardından basın mensuplarının tarım ve gıda sektöründeki güncel konulara yönelik sorularını yanıtladı.

‘AVRUPA'DAKİ GİBİ OLUŞTURULMAYA ÇALIŞILAN ORTAM BİZDE OLUŞMADI’

Çanakkale Boğaz hattında bazı seferler iptal edildi Çanakkale Boğaz hattında bazı seferler iptal edildi

Çiftçi eylemlerine ilişkin soruya Bakan Yumaklı, “Türkiye'de 206 başlıkta ürün var. Domatesi örnek vereyim. Domates var, salkım domates var, salçalık domates var, sofralık domates var… Bu 206’dan domates sadece başlıklardan biri. Diğer ürünleri de düşünürseniz binlerce üründen bahsediyoruz. Sorun olan ürünlerin tamamı planlı bir şekilde yapılmayıp, sözleşmeli üretime dahil olmayan ürünler. Sözleşmeli üretim yüzde 60’dan yüzde 40’a düşmüş. Çiftçi eylemleri konusunu daha önce bahsetmiştim. Her zamanki gibi, herhangi bir önerisi olmayıp sadece demokrasiyi farklı yerlerde aradıkları gibi buna ilişkin konuları da üreticileri sokağa davet eden bir anlayış maalesef önderlik etti. Ama daha sonra bir parti organizasyonuna dönüştü ve çiftçilerimizin kahir ekseriyeti buna dahil olmadı. Avrupa'daki gibi oluşturulmaya çalışılan ortam bizde oluşmadı. Ben ‘sorun yok’ demiyorum. Ancak bu sorunlarla ilgili onlar bu gösterileri organize etmekle uğraşırken biz çözümle uğraşıyorduk. Yani hiçbir çözümleri yok, hiçbir yapısal tahayyülleri yok, neyin ne olacağına dair bir şey yok” diye konuştu.

‘ÖNÜMÜZDEKİ SENE BİZ BUNU BİR DAHA YAŞAMAK İSTEMİYORUZ’

Bakan Yumaklı, “Sözleşmeli üretim yapmayıp ürününü satamayanlar için fabrikalarla konuşarak büyük oranda çözdük. Tarım Kredi Kooperatiflerini devreye soktuk. Bizim beklentimiz Manisa, Balıkesir, Bursa yani hasadın bu şekilde sırayla gitmesiydi. Ancak iklim değişikliği burada da etkisini gösterdi ve bu illerde aynı anda hasat oldu. Büyük oranda da çözdük. Yine biz çözdük. Elbette görevimiz bu. Bizim bu yıl uygulamaya geçirdiğimiz üretim planlamasının en önemli alt başlığı olan sözleşmeli üretim. Bizim başladığımız çalışma bu. Önümüzdeki sene biz bunu bir daha yaşamak istemiyoruz açıkçası” ifadelerini kullandı.

‘AMBALAJ ÜZERİNDE YAZIP İÇERİĞİYLE UYUŞMAYAN KONULARA HİÇBİR ŞEKİLDE TOLERANSIMIZ YOK’

Sosyal medyadaki gıda ile ilgili olumsuz paylaşımları ihbar kabul ettiklerini belirten Bakan Yumaklı, “Alo 174'ün dışında biz sosyal medya hesaplarımızdan ister direkt ister etiketleyerek ya da farklı şekilde gelenlerin tamamını dikkate alıyoruz. WhatsApp hesaplarından gelenleri de dikkate alıyoruz. Yeter ki herhangi bir konuda biz mutlaka bilgi sahibi olalım. Hep birlikte bu konuyu mümkün olduğu kadar azaltacağız. Yani ne kadar sıfıra yaklaştırabilirsek o kadar başarılı olmuş olacağız. Ambalaj üzerinde yazıp içeriğiyle uyuşmayan “Tereyağı dadında, keyfinde” vesaire gibi konulara hiçbir şekilde toleransımız yok. Yeni sistemle ilgili olarak biz bugün itibariyle bunu kamuoyuna duyurmuş olduk. Bu web sayfasından açık bir şekilde bütün sorgulamaların yapılabileceği bir şekilde yayınlamaya devam edeceğiz” dedi.

‘BALDA TAKLİT VE TAĞŞİŞLE HEP BERABER MÜCADELE EDECEĞİZ’

Türkiye’nin, dünyada bal üretiminde ikinci sırada olduğunu aktaran Bakan Yumaklı, “Balda taklit ve tağşişle hep beraber mücadele edeceğiz. Kendileri (sektör) de bizimle beraber iş birliği içerisindeler. Tespit ettiklerini bize bildiriyorlar. Bizler de kendi denetimlerimizde almış olduklarımızı bildiriyoruz. Denetimler sonucu biz ilk defa da olsa, ikinci defa da olsa, üçüncü defa da olsa neyse, biz orada mümkün olduğu kadar bütün limitleri, sınırları zorluyoruz. Yani kapatma konusunu gerektirecek elimizde en ufak bir şey olduğunda mutlaka uyguluyoruz. Aslında, tabi işin bir de ticari yönünü konuşuyoruz. Biz burada ürünün nerede olduğuna bakılmaksızın, nasıl olduğuna bakılmaksızın, bizim açımızdan tüketiciye ulaşacağı esnada ürünün üretilmesi aşamasında mutlaka ama mutlaka denetim yapar, bunların gereğini yaparız” diye konuştu.

‘HOBİ BAHÇELERİYLE İLGİLİ YÖNETMELİK ÇALIŞMAMIZ DEVAM EDİYOR’

Tarım arazilerine bungalov yapılmasının yasak olduğunu söyleyen Bakan Yumaklı, “Yani kanuna aykırı işler yapılıyor. Evet, bizim il müdürlüklerimiz bununla ilgili suç duyurularında bulunuyorlar valiliklere, onların da yasanın gereğini yapmaları gerekiyor. Son dönemde bazı tereddüde düşülen hususlar var hobi bahçeleri başlığında. Bununla ilgili de yeni yönetmelik çalışmamız devam ediyor, bittiğinde o biraz daha konuyu netleştirecek. Şu anda 61 tane organize tarım bölgesi var. Bunlar sıcak suyu kullanarak jeotermal enerjiyi enerji maliyetlerini azaltıp yakın oldukları şehirlerin sebze meyve ihtiyacını karşılayabilecek konumda olacaklar. Bunlardan 6 tanesi şu anda çalışıyor, 7 tanesi de devreye girmek üzere çalışmalar devam ediyor. Toplamda bütün Türkiye'de farklı illerde 61 tane organize tarım bölgesi hayata geçecek. Çok büyük oranda bu sorunlarımızı çözecek konu çünkü nakliye de bunun içerisinde de var. Buradaki maliyetlerin çok hızlı bir şekilde ulaşmasından kaynaklı düşeceğini biliyoruz” ifadelerini kullandı.

‘İKLİM DEĞİŞİKLİĞİNİN ETKİLERİNE HAZIR OLMAMIZ GEREKİYOR’

Bakan Yumaklı, “2 hafta önce Tarım Bakanları G20 zirvesindeydim. Herkesin gündeminde birinci sırada iklim değişikliği vardı. İklim değişikliğinin tarım üzerine olan etkisi vardı. İkinci sırada yaşlanan nüfusları vardı. Yaşlanan nüfusun tarım kırsal kesimden başladığıyla ilgili konu vardı. İklim değişikliğinin sadece gıda fiyatları olarak bakmamak lazım. Ülkedeki gıda üretimini, tarımsal üretimi etkileme potansiyeli çok yüksek. Biz de o sebepten 1 Eylül 2024 itibariyle üretim planlamasını, suyu merkeze alarak hayata geçirdik. Hayvansal üretim ve su ürünlerini 1 Ocak'tan itibaren devreye almıştık. Hep birlikte iklim değişikliğinin etkilerine hazır olmamız gerekiyor. Kaldı ki iklim değişikliğini sadece kuraklık olarak görmemek gerekir. Sel ve taşkınlar da buna giriyor” dedi.

13 STRATEJİK ÜRÜN BELİRLENDİ

Bakan Yumaklı, “Siz, elinizdeki kaynaklara bakarak nerede hangi ürünü üretmeniz gerektiğiyle ilgili bir karar vermeniz gerekiyordu. Biz de üretim planlamasıyla bunu yaptık. 13 stratejik ürün için. Bu ürünler Türkiye'deki ekilir alanların yaklaşık yüzde 77'sini kapsıyor. Bu 13 ürün artı bir de yem bitkileri ürünü için bunu başlattık. Şöyle bir soru akla gelebilir. Neden bütün ürünler için üretim planlamasını yapmadınız? Bu gerçekçi olmaz” diye konuştu.

‘TAKLİT VE TAĞŞİŞ YAPANLARIN CEZALARININ AĞIRLAŞTIRMAK ARZUSUNDAYIZ’

Bakan Yumaklı, “Gıdada taklit ve tağşiş yapanların cezalarını ağırlaştırmasıyla ilgili parlamentomuzla birlikte bir çalışma yapma arzumuz var. Çünkü netice itibariyle Meclis neye karar verirse onu uyguluyoruz. Şimdi şöyle bir algı var, ‘Denetimler ihracata giden ürünlerde yapılıyor sadece, dolayısıyla geri dönünce onları görüyorsunuz’ diye. Bu şekilde kesinlikle değil. Türkiye içerisinde üretilen bütün ürünler belli bir istatistik metoduyla tümünü kapsayacak şekilde belirlenip denetimler ona göre yapılır. Herhangi bir şekilde uygunsuz işte pestisit yani zira ilaç kalıntısı tespit ya da pazara sürülemeyecek nitelikte ürünler olduğunda onlar zaten yurt içi, yurt dışı bakılmaksızın tespit edildiği yerde kesinlikle imha edilir” dedi.

‘HAL YASASINDA DEĞİŞİKLİK ÇOK UZUN SÜRMEYECEK’

Bakan Yumaklı, “Malumunuz bir hal yasası var zaten ancak bu hal yasasıyla ilgili Ticaret Bakanlığımızla çok uzun süren bir toplantı yaptık ve bu hal yasasındaki değişiklik ihtiyacının da hızla yerine getirilmesi bu dönemde, iki bakanlık olarak birlikte çalışacağız. Hali hazırda hem ürünlerin tüketiciye uygun evsafta, uygun vasıflarda ulaşması hem de uygun fiyatla ulaşmasının önündeki engeller konusunda çalışma yapacağız. Yani hal yasasında değişiklik konusunda her iki bakanlık olarak da çalışacağız. Bu çok uzun sürmeyecek, onu da söyleyeyim yani arkadaşlarımız çalışmaya başladı” diye konuştu.

‘TOPRAK MAHSULLERİ OFİSİ BU KONUDA UZMAN BİR KURULUŞTUR’

Lisanslı depoların arttırılmasını destekliklerini söyleyen Bakan Yumaklı, “Bu sene 2 milyon ton daha ilaveten yani 10 milyon tondu 12 milyon tona ulaştık lisanslı depoda. Yeter mi? Yetmez bize göre. Ancak toprak altı depolama kötü bir şey değildir. Bu konu Toprak Mahsulleri Ofisinin uzmanlık alanında olan bir konudur. İlk defa bu sene yapılmamıştır. Gerek duyduğunda yapıyor. Biz düzenli olarak ölçüm yapıyoruz. Buradaki fire oranıyla herhangi bir depodaki fire oranını karşılaştırdığımızda fire oranı binde 9’larda. Bu konuda da bir tezvirat oldu. Sadece biz açıklamadık. Hububatçılar açıkladı. Bununla ilgili çiftçiler açıkladı. Depocular açıkladı. Bu bir depolama yöntemidir. Toprak Mahsulleri Ofisi bu konuda uzman bir kuruluştur” ifadelerini kullandı.

Yurt dışından Türkiye’ye gelen Türk vatandaşlarına yönelik Bakan Yumaklı, “Şu ana kadar tesis bazında 128 yatırımcıya IPARD'dan destek verdik. Yeni sermaye girişleri olacağını bekliyoruz açıkçası. Çünkü tarımsal üretim konusu özellikle yurt dışında yaşayan vatandaşlarımız tarafından büyük bir ilgiyle uygulanmak üzere bize sorular soruluyor. Bu konuda bir tersine göç olacağını düşünüyoruz. Şu ana kadar bu tesislerde 33 milyon lira ile 277 milyon lira arasında değişen farklı tutarlarda yatırımlar var” dedi.

EN AZ TAKLİT VE TAĞŞİŞ MEYVE VE SEBZE İŞLEMEDE

Bakan Yumaklı, “Denetimlerde en çok et ve et ürünleriyle süt ve süt ürünlerinde biz taklit tağşişe rastladık. En az da meyve ve sebze işlemede. Zaman zaman ithal edilen ürünlerde de tespitlerimiz oluyor. Elbette onları da aynı uygulamaya tabi tutuyoruz. Tarımsal üretimle ilgili zafiyet bir ülkenin bağımsızlığına kadar etki edebilecek bir unsur taşır. Çünkü hepimiz biliyoruz ki pandemi zamanında koca koca ülkeler bir diğer ülkenin maskelerini havalimanlarında el koydu. Sadece sağduyuyla ve doğru şeyleri yaparak bu avantajlarımızı koruyup bunu artırmak gerekir. Bütün çabamız, bütün gayretimiz de bu” diye konuştu.

‘BAKANLIK OLARAK SORUMLULUĞUMUZUN YERİNE GETİRİLMESİYLE İLGİLİ HİÇBİR TEREDDÜDÜMÜZ OLMAYACAK’

Türkiye'nin dört bir tarafına gittiğini belirten Bakan Yumaklı, “Şu iki hafta içerisinde kaç tane ile gittim hatırlamıyorum ama gittiğimiz yerlerde aynı bu şekilde sektör paydaşlarıyla toplantılar yapıyoruz. Onların daha iyi üretebilir, daha verimli üretebilir, daha kaliteli üretebilir olmaları için ne gerekiyorsa konuşup ondan sonra da dönüp bunu arkadaşlarımızla birlikte formüle etmenin yollarına bakıyoruz. Bakanlık olarak sorumluluğumuzun yerine getirilmesiyle ilgili hiçbir tereddüdümüz olmayacak. Bugün bunu söylemeye çalıştık. Eğer devam etsin deseydik devam edebilirdi. Buna hiçbir beis yoktu. Bir tane liste yayınlardık, geçerdik. Ancak yine söylüyorum. Biz vatandaşlarımızın da bizimle beraber bu mücadeleye katılmalarını bekliyoruz. Çünkü tek başımıza bunu başarmamız mümkün değil” ifadelerini kullandı.

Kaynak: dha