Aksaray, Nevşehir, Gaziantep, Çanakkale, Giresun ve Elazığ'da üretilen 32 çeşit üzüm, KURDER üyeleri tarafından incelendi. Dernek, incelenen üzümlerin endüstriyel, yaş veya kuru olmak üzere değerlendirip, değerlendirilemeyeceğine karar verip, üreticiyi yönlendiriyor. Ayrıca nesli tükenmekte olan üzüm bağlarını da koruma altına almayı planlıyor.
'BİRÇOK ÜZÜMÜMÜZ HİÇ TANINMIYOR'
Dernek Başkanı Hacer Özkaya, "Bin 432 çeşit üzüm var; ancak endüstriyel olarak şaraptan, pekmeze, sirkeden, kurutmaya kadar ise 63 çeşidi kullanılıyor. Birçok üzümümüz hiç tanınmıyor. Halkımız da pazarda kendisine sunulanı alıyor. Bir de çeşitliliğin birçoğunun nesli tükenmek üzere. Bunun için bağların ve üzümlerin korunması gerekiyor. Biz de üzümlerimiz korumak için bu derneği kurduk. Bugün burada 32 çeşit üzerinde inceleme yapıyoruz. Buradaki amacımız, üzümlerimizi korumak ve yeni nesillere aktarmaktır. Tek tek inceleyip, hangi üzümün hangi üretimde kullanılmasının daha uygun olacağını belirlemeye çalışacağız. Tabii bu uzun bir süreç olabilir. Ona da göre de üreticilerimizi yönlendireceğiz. Bağ metotlarıyla nesli tükenmekte olan üzüm bağlarımız var. Bunları da koruma altına almak için önümüzdeki yıllarda UNESCO"ya başvuracağız" dedi.
'KADİM BAĞCILIK SİSTEMİ İLE İŞLENEN ÜZÜMLER VAR'
Çanakkale'de üzüm yetiştiriciliği yapan Duygu Kırış ise "Karasakız ve sıdalan üzümleri yetiştiriyorum. Kapadokya ise çok özel bir bölge. Burada 100 yaşında ya da daha büyük asmalarda doğal, uyum içinde, ilaçlama olmadan kadim bağcılık sistemi ile çok farklı şekilde işlenen üzümler var. Derneğin amacı da bu üzümlere korumak ve yeni nesillere aktarmaktır. Bugün burada 32 çeşit üzümü inceliyoruz. Bunlar, Aksaray, Nevşehir, Gaziantep, Çanakkale, Giresun ve Elazığ bölgelerinden gelen üzümler" diye konuştu.
