İSTANBUL, (DHA)- İÇERİK platformu TV+ bu yıl, Oscar, BAFTA ve Altın Küre gibi sinema dünyasının prestijli ödüllerini alan ve adaylıkları bulunan yapımları izleyiciyle buluşturuyor. Haluk Bilginer ve Angelina Jolie'nin başrollerini paylaştığı Maria filmini de izleyiciyle buluşturacak.
İçerik platformu TV+, bu yıl da izleyicilerine filmlerden oluşan geniş bir seçki sunuyor. Usta oyuncu Haluk Bilginer’in performansıyla ‘En İyi Sinematografi’ kategorisinde Oscar Ödülü’ne aday gösterilen ‘Maria’ filmi’de platformda izleyiciyle buluşacak. Film aynı zamanda Angelina Jolie’ye ‘En İyi Kadın Oyuncu’ dalında da Altın Küre adaylığı getirdi. Film, 1970’lerin Paris’inde, dünyaca ünlü opera sanatçısı Maria Callas’ın çalkantılı, güzel ve trajik hayatının son günlerini anlatıyor.
Robert Harris’in aynı adlı gerilim romanından uyarlanan ‘Conclave’ ise ABD’de vizyona girmesinin ardından 30 milyon dolarlık gişesiyle dikkatleri üzerine topladı. Film aynı zamanda ‘En İyi Film’, ‘En İyi Film Kurgusu’ ve ‘En İyi Erkek Oyuncu’ kategorileri başta olmak üzere birçok farklı kategoride bu yıl Oscar’da da aday gösterildi. Conclave, dünyanın en gizli ve kadim olaylarından birine liderlik edecek Kardinal Lawrence’ın, kendisini Kilise’nin temellerini sarsabilecek bir komplonun ortasında bulmasını anlatıyor.
‘SMALL THİNGS LİKE THESE’ DE TV+ İLE İZLEYİCİYLE BULUŞACAK
Başrollerinde Oscar ödüllü Cillian Murphy ve 3 kez Oscar’a aday gösterilen Emily Watson’ın bulunduğu, Claire Keegan’ın aynı isimli çok satan romanından uyarlanan ‘Small Things Like These’ de TV+ ile Türkiye’de izleyiciyle buluşacak. Geçtiğimiz yıl Berlin Film Festivali’nde En İyi Film kategorisinde Altın Ayı ödülüne aday gösterilen film, izleyicileri sürükleyici bir yolculuğa çıkaracak. Filmde, Bill Furlong karakterinin, yerel manastırın bazı karanlık ve rahatsız edici sırlarını keşfetmesi ve ağır gerçekler ile yüzleşmesi ekrana taşınıyor.
TV+, bu yıl ‘We Live in Time’ ile bir aşk hikayesini ekranlara getirecek. Andrew Garfield ve Florence Pugh’ın başrollerini paylaştığı film, sürpriz buluşmaların hayatları nasıl değiştirebildiğini bir senaryo ile izleyiciye aktarıyor. Filmde, esprili ve durdurulamaz bir şef olan Almut ve dünyada yolunu arayan yeni boşanmış Tobias’ın hayatlarını değiştiren sürpriz bir buluşma ile bir araya gelişi izleyicilere sunuluyor.
TV+ filmleri arasında Jude Law ve Nicholas Hoult’un baş rollerini paylaştığı ‘The Order’ da yer alıyor. The Order, Amerika’da şiddetini artıran banka ve zırhlı araç soygunlarının ülke düzenini sarstığı 1983 yılında, bir FBI ajanı olan Terry Husk’ın hikayesini anlatıyor.
2025 OSCAR ÖDÜLLERİ’NE ADAY GÖSTERİLEN SING SING İZLEYİCİYLE BULUŞACAK
Adını New York’taki yüksek güvenlikli ‘Sing Sing’ cezaevinden alan ve 2005’te Esquire dergisinde yayımlanan bir makale serisinden esinlenerek senaryolaştırılan ‘Sing Sing’, aynı zamanda ‘En İyi Erkek Oyuncu’, ‘En İyi Özgün Şarkı’ ve ‘En İyi Uyarlama Senaryo’ kategorilerinde 2025 Oscar Ödülleri’nde aday gösterildi. Film, Colman Domingo, Clarence Maclin, Sean San Jose ve Sharon Washington gibi oyunculardan oluşan kadrosuyla dikkatleri çekiyor. Hikaye, işlemediği bir suç nedeniyle Sing Sing'de hapsedilen ve orada hapsedilmiş adamlarla birlikte bir tiyatro grubunda rol alarak hayattaki amacını bulan, Divine G'nin hayatına odaklanıyor.
Cannes Film Festivali’nde Jüri Özel Ödülü ve Fipresci Ödülü’ne layık görülen ‘The Seed Of The Sacred Fig’, TV+ izleyicilerini Altın Ayı ödüllü yönetmen Muhammed Resulof’un hayal dünyasıyla buluşturuyor. Filmde, Tahran’ın karmaşık politik ikliminde, sosyal kuralların parçalandığı ve aile bağlarını iyice geren bir hikâye gözler önüne seriliyor. The Seed of The Sacres Fig’in aynı zamanda bu yıl ‘Yabancı Dilde En İyi Film’ kategorisinde Oscar Ödülü adaylığı da bulunuyor.
TV+’ın bu yıl izleyicilere sunacağı bir diğer film ise Hint sinemasının yükselen yıldızlarından Payal Kapadia’nın ilk kurmaca filmi olan ve güçlü hikayesi ile göze çarpan ‘All We Imagine As Light’. Film, ülkesindeki toplumsal kırılmayı şiirsel bir duyarlılık ve bir görsellikle bir sevgi, arzu ve feminist özgürleşme öyküsü anlatıyor.
MY FAVOURİTE CAKE FİLMİ DE İZLEYİCİYLE BULUŞACAK
Prömiyerini Altın Ayı için yarıştığı Berlin Film Festivali’nde yapan ‘My Favourite Cake’, Maryam Moghaddam ve Behtash Sanaeeha’nın birlikte yönettikleri ikinci uzun metrajlı film olma özelliğini taşıyor. My Favourite Cake, Tahran’da tek başına yaşayan, yetmiş yaşındaki Mahin’in aşk hayatını yeniden canlandıran olayları konu alıyor.
ANİMASYON SEVERLER İÇİN DE BİR YAPIM : MEMOİR OF A SNAİL
TV+, animasyon severler için de bir yapımı ekranlara getiriyor. ‘Memoir of a SnaL’ süs salyangozları toplamaya meraklı ve kitap aşığı, yalnız ve uyumsuz Grace Pudel’ın hikayesini anlatan film, el yapımı stop-motion tekniğiyle çekildi ve En İyi Animasyon dalında Altın Küre’de ve 2025 Oscar Ödülleri’nde aday gösterildi.
Pek çok film, vizyondan hemen sonra TV+’ta sinema severlerin beğenisine sunulacak.