İrem GÜNEYBAZ/ANTALYA, (DHA)- AKDENİZ Üniversitesi'nde Prof. Dr. Özlenen Özlenen Özkan'ın 2020'de rektörlük görevine atanmasının ardından 3 olan kadın dekan sayısı, bu yıl 13'e ulaştı. Kadınların akademide daha aktif olması gerektiğini söyleyen Prof. Dr. Özkan, "Bu işi yapabilecek kadınlara şans tanınması gerektiğini düşünüyorum" dedi.
Akdeniz Üniversitesi'nde Prof. Dr. Özlenen Özkan'ın 2020 yılında rektörlük görevine atanmasının ardından kadın yönetici sayısında artış yaşandı. Üniversitedeki kadın dekan oranı, Prof. Dr. Özkan'ın göreve başlaması sonrası yüzde 12,5'ten yüzde 55'e yükseldi. Rektör Özkan öncesi üniversitede 2 kadın dekan ve 1 dekan vekili bulunurken, 2025 yılı itibarıyla kadın dekan sayısı 13'e ulaştı. Toplamda 20 kadın yönetici; akademik ve idari kadrolarda aktif görev alıyor.
'TÜRKİYE'DE SAYILAR ÜMİT VERİCİ'
Kadın akademisyenlerin başarısına ve fırsat eşitliğine dikkati çeken Prof. Dr. Özkan, "Avrupa ve Amerika ile kıyaslama yaptığımızda, Türkiye'de sayılar ümit verici. Hem kadın akademisyen hem de öğrenci anlamında yüzde 50 gibi bir istatistik karşımıza çıkıyor. Üniversitemizin kadın rektörü olarak üzerime düşen, kadınları cesaretlendirmek oldu. Göreve geldiğimde kadın dekan sayısı bir hayli azdı. Ancak şu anda 24 fakültenin 13'ünde kadın dekan görev alıyor. Enstitülerde ve meslek yüksekokullarında da birçok kadın yöneticimiz var. Önemli olan kadınların bu görevlere istekli olmaları" dedi.
'KADINLARIN EĞİTİMLİ VE AYDIN OLMASI ÇOK KIYMETLİ'
Kadın- erkek eşitliğinin önceliği olduğunu belirten Prof. Dr. Özkan, "İlk etapta çok cesaretli değillerdi ama görev aldıktan sonraki süreçte öz güvenli şekilde görevlerini yaptılar. Benim yapmaya çalıştığım şey kadınları öncelemek değil; kadın ve erkekler içinde bu işi en iyi yapacak olan kimse, ona hakkını teslim etmek. Elbette pozitif ayrımcılık yapıyorum ama akademisyenlerimiz zaten çok başarılı. Bu başarıları ile görevlerini layığıyla gerçekleştiriyorlar. Kadınların eğitimli ve aydın olması bir sonraki nesiller için çok kıymetli" diye konuştu.
'TÜRKİYE'DE KADINLARA EN ÇOK ŞANS VERİLEN KURUM'
Akdeniz Üniversitesi'nin kadınları destekleyen üniversitelerin başında geldiğini söyleyen Rektör Özkan, "Liyakate dayalı kararlar vermeye çalıştım. Bu işi yapabilecek olanlara, kadınlara şans tanımak gerektiğini düşünüyorum. O şansı iyi kullanan olursa yoluna devam ediyor. Türkiye'de kadınlara en çok şans verilen kurum, Akdeniz Üniversitesi diyebilirim. Geriye dönüp baktığımda ciddi hatalar yapılmadığını görüyorum. Kadınların erkeklere oranla daha çok sorumlulukları var. Kadınlar aileyi kuran, yuvayı yuva yapandır. Önceliğimiz toplumu değiştirmek, kadınlara şans vermek, eğitimde fırsat eşitliği yaratmak" dedi.
'KADIN DEKAN VE YÖNETİCİLERİN SAYISI ARTTI'
Akademide fırsat eşitliğinin önemine dikkati çeken Tıp Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Yeşim Şenol, "Prof. Dr. Özlenen Özkan'ın rektörlüğe yeniden atanmasıyla ben de dekan olarak atandım. Profesyonel değerler çerçevesinde kadın duyarlılığını merkeze alan yöneticilik anlayışı söz konusu. Türkiye'ye örnek olmak açısından da yapacağımız işleri merakla bekliyorum. Rektörümüzün bu desteğinin Türkiye'de çok önemli bir adım ve örnek teşkil edeceğini düşünüyorum. Kadın akademisyen sayısı Türkiye'de fazla ama yönetici olarak azdı. Bu yönetim anlayışıyla birlikte kadın dekan ve yöneticilerin sayısı arttı. Pasif, geri planda değil; rektörümüzün göstermiş olduğu çevik liderlik anlayışını kendi kurumlarımızda, kadın duyarlılığıyla birlikte göstermeye çalışıyoruz. Kadınların daha duygusal olmasının yanı sıra anaç yapıları var. Ama aynı zamanda yaratıcılık, esneklik gibi birtakım avantajları da olduğunu düşünüyorum" diye konuştu.
'KADINLARA, KIZ ÇOCUKLARINA ROL MODEL NOKTASINDAYIZ'
Üniversitede kadın meslektaşlarıyla yol almaktan dolayı mutlu olduğunu belirten Spor Bilimleri Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Tennur Yerlisu Lapa, "Üniversitemizde 13 dekan kadın meslektaşımla birlikte görev alıyoruz. Rektörümüz, kadın temsilciliğini akademik alanda sürdürüyor. Kadının her alanda, özellikle bilim alanında erkeklerle eşit şartlarda yarışmadığını söylemek belki doğru olabilir ama yönetici olarak kadınların birtakım artıları var. Öncelikle liyakat çok önemli. Kadın ve erkeğin eş değer muamele görmesini istiyorum. Fakat pozitif ayrımcılığa da katılıyorum. Kadınların organizasyon yetenekleri daha güçlü. Çünkü birçok rolün altından aynı anda kalkmak zorundayız. Kadın olarak daha duygusal ve detaycıyız. Düz bakmadan, olayların arkasındaki durumları da göz önünde bulunduruyoruz. Bizler özellikle kadınlara ve kız çocuklarına rol model noktasındayız. Bu noktalara geldiğimizde, toplumda bazı dinamiklerin daha rahat harekete geçtiğini düşünüyorum" dedi.
'KADIN AKADEMİSYENLER İÇİN ÖĞRENCİLERİ HER ZAMAN EVLADI GİBİ'
İletişim Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Seçil Deren Van Het Hof, "Bir kadın inceliğiyle dokunma şansını bize tanıdığı için rektörümüze teşekkür ediyorum. Bir kadın akademisyen için öğrencileri her zaman evladı gibi. Sadece aldıkları dersler değil; mutlu olmaları, burada yüzlerinin gülmesi ve hayatlarına dokunabilmek de bizim için çok önemli. Rektörümüz için kadın olmak bir yana, başarılı olmamamız da bir kriterdi. Fakat iyi akademisyenler arasında kadınlara pozitif ayrımcılık yaptı. Çünkü kadın meslektaşlarımızla birlikte konuşup, iş birliği üretebiliyoruz. Üniversite yönetim kurulu toplantısında sandalyelerin yarısının kadınlar tarafından doldurulması beni mutlu ediyor. 20 yıldır bu üniversitedeyim. Evimin bir uzantısı oldu. Daha fazlasını yapabilme arzusu, uykusuzluk, yorgunluk, grip, beni durduramaz. Benim için idarecilik görevlerim arasında sadece bir tanesi. Anneliğim, evdeki sorumluluklarım, akademisyen olarak çalışmalarım ve derslerim aynı şekilde devam ediyor. Kadınlar için böyle bir farkın liderliğini Akdeniz Üniversitesi'nin yaptığını düşünüyorum" diye konuştu. (DHA)