Antik kentteki tiyatrodan etkilenerek başladığı sanat hayatında 45 yılı geride bıraktı

Genellikle kötü karakterleri canlandıran Aydan Çakır, doğup büyüdüğü Düzce'de çocuk yaşlarda Prusias ad Hypium Antik Kenti hakkında araştırma yaparken oluşan tiyatro sevdasının peşinden giderek sanat hayatında 45 yılı geride bıraktı.

Abone Ol

DÜZCE (AA) - 55 yaşındaki Çakır, sanat hayatında çok sayıda tiyatro oyunun yanı sıra onlarca dizi ve filmde rol aldı.

"Kurtlar Vadisi Pusu", "Muhteşem Yüzyıl" ve "Diriliş Ertuğrul" gibi diziler ile "Aylan Bebek" ve "Hayde Bre" gibi ödüllü filmlerde izleyici karşına çıkan Çakır, mesleğinden kopamıyor.

"Tiyatroya merakım henüz 5 yaşındayken başladı"

Tiyatro aşkının başladığı antik kenti ziyaret eden Aydan Çakır, AA muhabirine, henüz 5 yaşındayken evlerinin yakınlarında bulunan ve görüntüsünden etkilendiği antik kent hakkında bilgi sahibi olmak istediğini söyledi.

Antik kent ile ilgili büyüklerinden dinlediklerinden etkilendiğini belirten Çakır, "Burada bir tiyatro olduğunu söylediler. Tiyatro nedir diye merak başladı. İnsanların geçmişte burada toplanıp etkinlikler yaptığını öğrendikten sonra iyice merakım artmaya başladı. Yaklaşık 5 yıl böyle devam etti. Sonra bir tiyatro eseri izledim. İlk izlediğim tiyatro 'Buzlar Çözülmeden' eseriydi. Orada çok mutlu oldum ve ben de bu işi yapmak için elimden geleni yapacağıma söz verdim." diye konuştu.

Çakır, ortaokulda "Hababam Sınıfı Baskında" müsameresinde oynadığı "Güdük Necmi" karakteriyle sahneye ilk adımını attığını aktardı.

50 yıl önce içine düşen tiyatro aşkıyla mesleğinde 45'inci yılını geride bıraktığını anlatan Çakır, şöyle devam etti:

"Tiyatro yaptıktan sonra zamanla sinema, dizi merakı da başladı. 19-20'li yaşlarda da kamera önüne çıktım. 35 yılda 200'den fazla film ve dizide oyunculuk yaptım. En son 'Kuruluş Osman' yapımının 166. bölümünde Osman Bey'in kutsal emanetlere ulaşmasına vesile olan keşiş rolüyle kamera önüne geçtim."

Canlandırdığı kötü karakterle hafızalarda yer edindiğini dile getiren Çakır, "kötü adam"ın iyilik peşine düştüğünü göstermek istediğini, dünyadaki bütün çocukların gülmesi için projeler geliştireceğini kaydetti.

Çakır, savaşlardan en çok çocukların etkilendiğini, bunun da kendisini üzdüğünü anlatarak, "Başta bu cennet vatanın bölünmez bütünlüğünü korumak için şehit olan ailelerin çocuklarıyla ilgili faaliyetlerimiz oluyor. Edirne'den Kars'a, Filistin'e, Gazze'ye, Lübnan'a, Doğu Türkistan'a kadar, 'bütün çocuklar bizim çocuklarımız' gözüyle bakıyoruz. Bununla ilgili etkinlikler düzenliyoruz. İstiyoruz ki çocuklar öldürülmesin, onlar oynayabilsinler, gülebilsinler." ifadelerini kullandı.

Sanatçılara büyük görev düştüğünü vurgulayan Çakır, "Bugün Gazze'deki katliam için 70-80 Hollywood aktörü ve aktristi imza atıp savaşlara dur demek gerektiğini vurgulayan mektuplar yazıyorlarsa bizlerin de Türkiye'deki sanatçılar olarak ortak imzalı bir mektupla bu olaya karşı daha kuvvetli, başkaldırı mahiyetinde eylem yapmamız gerektiğine inanıyorum." dedi.


Muhabir: Ömer Ürer